Özellikle de Suriye’deki PKK ve YPG gibi terör örgütlerine yardım hiç aksatılmıyor. Yardımlar o kadar aleni yapılıyor ki, sonunda Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu, açıklama yaparak ABD ile diğer Batılı ülkeleri uyarma ihtiyacını hissediyor.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu diyor ki: “ABD başta olmak üzere bazı müttefiklerin Suriye’deki terör örgütlerine verdiği destek apaçık ortada. Bu tür desteklerin sonlandırılması gerektiğini söylüyoruz.”
Evet, denildiği gibi ABD ve bazı müttefiklerin Suriye’deki terör örgütlerine verdikleri destek apaçık ortada! Peki, bu apaçık desteğe karşı bizimkilerin yaptığı ne?
Bizimkilerin yaptığı, bu tür desteklerin sonlandırılması gerektiğini söylemek! Ellerinden ve dillerinden gelen sadece bu!
Bu tür desteklerin sonlandırılması gerektiğini söylemeleri bir işe yarıyor mu? Bugüne kadar bir işe yaradığını biz görmedik. Aranızdan gören biri var mı? Yani aranızdan “bizimkiler söyler söylemez ABD ve bazı müttefikler terör örgütlerine verdikleri destekleri sonlandırdılar” diyebilecek bir babayiğit çıkar mı?
Hal böyle olunca da bize şu soruyu sormak düşüyor: Söylüyorsunuz da ne oluyor? Sadece söylemiş olmak, ortadaki sorunu halletmiyor ki!
Bize kalırsa bu tür söylemler çene yormaktan başka bir işe yaramıyor.
Hiçbir müeyyidesi olmayan kuru sıkı söylemlerle insan belki biraz avunabilir ama sadece avunabilir.
Dost dedikleriniz, müttefik dedikleriniz eğer düşmanlarınız ile sıkı fıkı ilişki içindelerse, yedikleri içtikleri ayrı gitmiyorsa o zaman o dostluğu, o müttefikliği çok ciddi biçimde “gözden geçirmek” gerekiyor demektir.
Adamlar söylem ve eylemleri ile gerçek müttefiklerin kim olduğunu açık seçik ortaya koyuyorlar.
Bunu anlamamak ne mümkün! Muhtemelen herkes anlamasına anlıyor da bazıları anlamazlıktan gelmeyi tercih ediyor!
