AKP’nin eski milletvekillerinden Mehmet Metiner, kaleme aldığı yazısında tartışma yaratacak önerilerde bulundu. “PKK’yı Türkiye’nin gücüne dönüştürmek” başlıklı yazısında Metiner, yalnızca silah bırakma ve örgütsel fesih önerilerinin yetersiz kalacağını savunarak, büyük bir demokratik entegrasyon projesinin kaçınılmaz olduğunu belirtti.
Metiner’in bu çıkışı, özellikle yeni bir çözüm süreci beklentilerinin yeniden gündeme geldiği bir dönemde dikkat çekti.
“PKK, geniş bir toplumsal hareket olarak ele alınmalı”
Mehmet Metiner, PKK'nın yalnızca silahlı bir örgüt olmadığını, aynı zamanda milyonlarca taraftarı olan siyasi ve sosyolojik bir hareket olduğunu ifade ederek şu görüşleri dile getirdi:
"PKK sadece silahlı unsurlardan ibaret bir örgüt değildir. Milyonlarca taraftarı olan bir siyasi ve toplumsal harekettir. Sorunun çözümünü yalnızca silah bırakma ekseninde düşünmek eksiktir."
Metiner'e göre, asıl hedef gönüllü birliktelik ve demokratik bütünleşme olmalı. Aksi takdirde, ilerleyen süreçte benzer yapılarla tekrar karşılaşmanın kaçınılmaz hale geleceğini vurguladı.
Türkiye Yüzyılı’na vurgu: “Türk de Kürt de aynı vücudun parçası”
Metiner, "Türkiye Yüzyılı" kavramının sadece Türklüğü değil, aynı zamanda Kürt kimliğini de kapsaması gerektiğini belirtti. Yazısında, “Türk de Kürt de aynı damarda akan kanın parçalarıdır” diyerek, etnik tanımlamaların değişmesi ve millet kavramının kapsayıcı şekilde yeniden tanımlanması gerektiğini savundu.
"Türk kendini Kürt, Kürt kendini Türk görmekten onur duyacak. Her ikisi bir tarağın dişleri gibi eşit olacak."
Erdoğan ve Bahçeli vurgusu: “Bu cesareti onlarda görüyorum”
Yazısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye de değinen Metiner, bu sürecin başarıya ulaşabilmesi için liderlikte cesaretin şart olduğunu ifade ederek şunları yazdı:
“Erdoğan ve Bahçeli’de bu cesareti görüyorum. Türkiye'nin güçlü geleceği, gönüllü bir beraberlikle mümkün olabilir.”
“Fırsat kaçırılırsa, yeni PKK’larla karşılaşırız”
Metiner, önerdiği entegrasyon projesi hayata geçirilmezse ileride yeni çatışmaların ve örgütlenmelerin ortaya çıkabileceğini savundu:
“Verili sorun alanlarından beslenen farklı PKK’larla tekrar karşılaşmak kaçınılmaz hale gelir. O yüzden günü kurtaran değil, kalıcı çözümler üreten cesur politikalar gerekli.”
Siyasette yeni sürecin sinyali mi?
Mehmet Metiner’in bu yazısı, siyasette yeniden bir çözüm süreci veya Kürt meselesi ekseninde reform gündeminin tartışılabileceğine işaret ediyor. Özellikle seçim sonrası yeni anayasa, toplumsal uzlaşma ve terörle mücadele stratejilerinin gözden geçirildiği bir dönemde, Metiner’in çıkışı iktidar kulislerinde dikkatle takip ediliyor.