Müslüman Müslümanın kardeşidir. Birbirlerine haksızlık etmezler, asla zulmetmezler ve birbirlerini Allah için çok severler. Hele asla kul hakkı yemezler. Kul hakkı ile de Allah huzuruna çıkmazlar. Bakın Peygamber Efendimiz ne buyuruyor:
“Bir kimse eğer kardeşinin haysiyetine yahut malına haksızlık etmiş ise altın ve gümüşün bulunmayacağı kıyamet gününden evvel onunla bugün helâlleşsin. Aksi takdirde yaptığı zulüm nispetinde onun varsa iyi amellerinden alınıp hak sahibine verilecektir. İyiliği yoksa hak sahibinin günahından alınıp haksızlık edene yüklenecektir.” (Buhârî, Mezâlim, 10)
Başka bir hadisi şerifte Ebû Ümâme İyâs b. Sa’lebe el-Hârisi’den (ra) rivayet edildiğine göre Resûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
– "Bir kimse, yalan yere yemin ederek bir Müslüman'ın hakkını gasp ederse, Allah o kimseye cehennemi vacip kılar ve cenneti haram eder."
Bunun üzerine bir adam:
– "Yâ Resûlallah, eğer o hak, küçük bir şey ise, deyince Hz. Peygamber Efendimiz: 'İsterse misvak ağacından bir dal parçası olsun' " buyurdu. (Müslim, Îmân, 218)
Hz. Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) bu ciddi uyarıları tüylerimizi diken diken etmeli… Uykularımızı kaçırmalı… Anlıyoruz ki vallahi de billahi de yaptığımız ameller boşa gider. Bir misvak parçası da olsa Allah muhafaza bir kardeşimizin malına el, haysiyetine dil uzatmayalım.
Haramları ufak görmeyin! Unutmayın ki yanlış; bulunan ortam ve imkanlara göre büyür veya küçülür. Büyük bir kurumun başındaki bir yetkilinin yapacağı yanlış elbette büyük miktarlarda olur. Ama ufak yanlışların aslında hesap gününde ne kadar da ağır olacağını da bu hadisi şeriften öğreniyoruz.
Hele bazı kardeşlerimiz dünyevileşmenin etkisi ile öyle mazeretler öne sürüyorlar ki; insan onları dinleyince bu kadar da olmaz demekten kendini alamıyor.
Bu hadisi şeriflerden öğrendiklerimizi maddeler halinde sıralamaya çalışalım.
- Kul hakkı sadece mal, mülk veya para gaspı ile olmaz.
- Müslüman asla kardeşinin malına el, şerefine dil uzatamaz.
- Kıyamet günü altının, gümüşün, paranın, makamın, şöhretin geçmeyeceği gündür.
- Kıyamet gününe kalmadan, Azrail ile tanışmadan aklı olan kul hakları varsa ödemeli, bir kardeşinin kalbini kırdı ise düzeltmeli.
- Eğer kul haklarını dünya da halletmez isek yaptığımız haksızlığın miktarınca sevaplarımızdan alınır. Artık namazımıza mı orucumuza mı denk gelir Allah bilir.
- Kul hakkını karşılayacak sevabın yoksa bu sefer haksızlık yaptığın kişinin günahlarını yüklenirsin.
- Yalan yere yemin ederek bir Müslümanın malını gasp edene cehennem vacip olur.
- Bir misvak ağacından ufak bir dal parçası da olsa kimsenin malına el uzatmamak gerekir.
(Hadisi Şeriflerin Türkçe manaları Diyanet İşleri Başkanlığının ücretsiz yayınladığı Riyâzü’s-Sâlihîn, (Metin ve Çeviri) e- kitabından alınmıştır.)