Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılına ait doğum istatistiklerini kamuoyuyla paylaştı. Türkiye’nin nüfus yapısı açısından kritik bir eşiğe gelindiğini gösteren verilerde, toplam doğurganlık hızı 1,48 olarak kaydedildi. Bu oran, nüfusun kendini yenileme seviyesi olan 2,10’un çok altında ve son 23 yılın en düşük değeri olarak kayıtlara geçti.
En Yüksek Doğurganlık Şanlıurfa’da, En Düşük Eskişehir ve Bartın’da
2024 verilerine göre;
- Şanlıurfa: 3,28 çocukla doğurganlıkta zirvede.
- Eskişehir ve Bartın: 1,12 çocukla en düşük doğurganlık oranına sahip iller oldu.
2017’de doğurganlık hızı 2,10’un altında kalan il sayısı 57 iken, bu sayı 2024’te 71’e yükseldi. Hızı 1,50’nin altına düşen il sayısı ise 55’e çıktı. Uzmanlar, bu düşüşün demografik yapıyı ve ekonomi politikalarını doğrudan etkileyebileceğine dikkat çekiyor.
Eğitim Seviyesi Arttıkça Doğurganlık Azalıyor
TÜİK raporunda eğitimle doğurganlık arasında ters orantı dikkat çekiyor:
- Okuma yazma bilmeyen annelerde doğurganlık hızı: 2,65
- Yükseköğretim mezunlarında: 1,22
Ayrıca kırsal kesimlerde doğurganlık hızı 1,83 iken, büyükşehirlerde bu oran 1,39’a kadar düştü. Uzmanlar, kentleşme, kariyer odaklı yaşam ve ekonomik zorlukların bu farkı artırdığı görüşünde.
İlk Doğum Yaşı 29,3’e Yükseldi
Türkiye’de ilk doğum yapan kadınların ortalama yaşı da yükseliyor. 2024 itibarıyla;
- İlk doğum yaşı ortalaması: 29,3
- En yüksek ilk doğum yaşı: Tunceli – 29,4
- En düşük ilk doğum yaşı: Şanlıurfa ve Muş – 24,4
Annelik yaşı arttıkça, doğumlar arasında geçen süre de ortalama 4,7 yıl olarak ölçüldü.
Çoğul Doğumlarda Da Azalma Var
2024 doğumlarının yalnızca %3,3’ü çoğul doğum olarak kaydedildi. Bunların;
- %97’si ikiz,
- %2,9’u üçüz,
- %0,1’i dördüz ve üzeri doğumlardan oluştu.
Doğumların yüzde 41,9’u ilk çocuk, 30,3’ü ikinci çocuk olarak gerçekleşti.
Avrupa ile Kıyas: Türkiye 9. Sırada
Avrupa Birliği ülkeleriyle kıyaslandığında Türkiye, doğurganlık oranında 9. sırada yer aldı. AB ülkelerinde;
- En yüksek doğurganlık: Bulgaristan – 1,81
- En düşük doğurganlık: Malta – 1,06
Türkiye’nin 1,48’lik oranı, doğurganlık açısından alarm verici bir seviyeye geriledi. Bu da yakın gelecekte yaşlı nüfusun artması ve iş gücünün azalması gibi sosyal etkileri gündeme taşıyabilir.
Demografik Yapıda Alarm Zilleri Çalıyor
Uzmanlar, doğurganlık hızındaki bu düşüşün devam etmesi halinde, yaşlanan nüfus yapısına paralel olarak ekonomik büyüme, iş gücü arzı ve sosyal güvenlik sistemlerinde ciddi risklerin oluşabileceği konusunda uyarıyor.