Marmara Denizi açıklarında meydana gelen ve İstanbul başta olmak üzere çevre illerden de hissedilen deprem, bölgedeki fay hareketliliğine dair endişelere yol açtı. Ancak, Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, TV100 canlı yayınına yaptığı açıklamada, bu tür sarsıntıların korkulacak bir duruma işaret etmediğini vurguladı.
Tekirdağ'daki Depremin Ardından Üşümezsoy'un Değerlendirmeleri
Prof. Dr. Üşümezsoy, Marmaraereğlisi açıklarındaki depremi, 2019'dan itibaren yaşanan sarsıntıların devamı olarak değerlendirdi. "Bu tür küçük depremler doğal artçılardır ve yeni bir fay hattına yönelme söz konusu değildir" diyen Üşümezsoy, büyük bir tehlike oluşturmadığının altını çizdi.
Marmara Depremleri ve Fay Hareketliliği
Şener Üşümezsoy, Tekirdağ ve Silivri bölgelerindeki fay hareketliliğinin derinlere yayıldığını belirterek, "Faylar yaklaşık 20-25 kilometre derinliğe kadar iniyor, bu nedenle depremler parça parça gerçekleşiyor" açıklamasını yaptı. Bu durumun, büyük bir enerji birikimi anlamına gelmediğini ifade eden Üşümezsoy, büyük bir sarsıntının yakın zamanda yaşanma olasılığını düşük gördü.
7.2 Büyüklüğünde Deprem Senaryosu Gerçekçi Değil
Üşümezsoy, Marmara'da 7.2 büyüklüğünde tek bir deprem yaşanma ihtimalinin olmadığını belirterek, "Marmara'da tek parça büyük bir fay hattı bulunmuyor. İki ayrı parçadan oluşuyor ve bu nedenle büyük bir sarsıntı beklemek doğru değil" dedi.
Küçük Artçılar Devam Edecek
Depremin ardından artçı sarsıntıların olabileceğini belirten Şener Üşümezsoy, "Bu artçılar küçük şiddetlerde devam edebilir ve belki bir 6 büyüklüğünde daha deprem olabilir. Ancak endişelenecek bir durum yok" şeklinde konuştu.
İstanbul ve çevresindeki deprem endişeleri hakkında açıklama yapan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, panik yapılmaması gerektiğini, deprem sıklığının ve büyüklüğünün genellikle artçı nitelikte olduğunu belirtti.
