Volkswagen, 2030’a kadar yapay zekâya 1 milyar € yatırım yapacağını açıkladı. Amaç, yeni modelleri daha hızlı geliştirmek ve üretim maliyetlerini düşürmek.
Volkswagen neden yapay zekâya yatırım yapıyor?
Dünyanın en büyük otomotiv devlerinden biri olan Volkswagen Grubu, yapay zekâ (AI) alanında büyük bir dönüşüm sürecine giriyor. Şirket, 2030 yılına kadar 1 milyar €’ya kadar yatırım yapacağını açıklayarak, dijitalleşme ve akıllı üretim konusundaki kararlılığını ortaya koydu.
Volkswagen’e göre yapay zekâ, tasarım ve üretimden satış sonrası hizmetlere kadar şirketin her alanına entegre edilecek. Bu sayede yeni model geliştirme süresi hızlanacak, üretim maliyetleri azalacak ve rekabet gücü artacak.
Yeni modeller daha hızlı piyasaya çıkacak
Volkswagen yönetimi, yapay zekâ sayesinde yeni araç geliştirme döngüsünü 36 aya veya daha kısa bir süreye indirmeyi hedefliyor. Bu, mevcut süreçlere göre %25 daha hızlı bir geliştirme süresi anlamına geliyor.
Daha kısa ürün geliştirme süreleri, yalnızca müşteri beklentilerine daha hızlı yanıt verilmesini sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda küresel pazardaki rekabet avantajını da artıracak.
4 milyar €’luk tasarruf hedefi
Şirketin resmi açıklamasına göre yapay zekânın verimli kullanımıyla 2035 yılına kadar 4 milyar €’ya kadar tasarruf sağlanabilir. Bu tasarrufun ana kaynağı:
- Enerji verimliliğinin artırılması,
- Malzeme kullanımının optimize edilmesi,
- CO₂ emisyonlarının düşürülmesi,
- Dijital simülasyonlarla daha az fiziksel test yapılması.
Bu strateji, Volkswagen’in yalnızca otomotiv üretiminde değil, dijital sürdürülebilirlikte de öncü bir rol üstlenmesini sağlayacak.
Yapay zekâ uygulamaları şimdiden devrede
Bugün itibarıyla Volkswagen bünyesinde 1.200’den fazla yapay zekâ uygulaması aktif olarak kullanılıyor. Bunların yüzlercesi hâlen geliştirme aşamasında.
- Mühendislik alanında: Dassault Systèmes ile iş birliği yapılarak, dijital mühendislik ortamı oluşturuluyor. Bu sistem, sanal testler ve simülasyonlarla araç geliştirme sürecini hızlandırıyor.
- Üretimde: AI destekli Digital Production Platform (DPP), 40’tan fazla fabrikanın üretim süreçlerini bulut tabanlı sistemde birleştiriyor. Bu platform, üretimde enerji ve malzeme kullanımını optimize ederek maliyetleri düşürüyor.
Eğitim programı: WE & AI
Volkswagen, teknolojiyi sadece süreçlere değil, çalışanlarına da entegre ediyor. WE & AI programı kapsamında şu ana kadar 130 binden fazla çalışan yapay zekâ konusunda eğitim aldı.
Bu eğitimlerin amacı, çalışanların AI teknolojisini günlük iş akışlarında etkin biçimde kullanabilmelerini sağlamak. Böylece şirket genelinde dijital dönüşüm kültürü oluşturuluyor.
Avrupa’nın dijital bağımsızlığı vurgusu
Volkswagen, yapay zekâ yatırımlarını yalnızca ticari değil, stratejik bir güvenlik meselesi olarak da görüyor. Şirket, verilerin Avrupa Birliği sınırları içinde depolanması ve işlenmesi gerektiğini savunuyor.
Bu yaklaşım, hem siber güvenlik tehditlerine karşı koruma sağlayacak hem de Avrupa’nın dijital egemenliğini güçlendirecek.
Otomotiv sektöründe yapay zekânın geleceği
Uzmanlara göre yapay zekâ, otomotiv sektöründe devrim niteliğinde bir dönüşüm başlatıyor. Otonom araç teknolojilerinden üretim hatlarındaki robotlara kadar pek çok alanda kullanılan AI, artık maliyet optimizasyonu ve sürdürülebilirlik için de vazgeçilmez hale geliyor.
Volkswagen’in bu yatırımı, rakipleri olan Toyota, Tesla, BMW ve Mercedes-Benz gibi devlerin de stratejilerini hızlandırmasına yol açabilir.
Volkswagen’in rekabet avantajı ne olacak?
- Hızlı ürün geliştirme: 36 aylık geliştirme hedefi, markayı daha çevik hale getirecek.
- Düşük üretim maliyeti: AI destekli simülasyon ve otomasyon, maliyetleri azaltacak.
- Yeşil üretim: Daha düşük CO₂ salımı, Volkswagen’in çevreci imajını güçlendirecek.
- Küresel rekabet: Avrupa merkezli bir marka olarak, Çin ve ABD’deki hızlı dönüşüme yanıt verebilecek.
Dijitalleşmede güçlü bir adım
Volkswagen’in yapay zekâya ayırdığı 1 milyar € yatırım, şirketin geleceğe bakış açısını özetliyor. Amaç, sadece daha hızlı ve ucuz üretim değil; aynı zamanda daha güvenli, daha sürdürülebilir ve daha yenilikçi bir otomotiv ekosistemi kurmak.