Türkiye’de derinleşen ekonomik kriz nedeniyle üniversite eğitimini bırakan ya da kayıt donduran öğrenci sayısı 316 bini aştı. Barınma ve geçim sorunu gençlerin en büyük engeli.
Ekonomik kriz eğitimi sekteye uğrattı
Türkiye’de son yıllarda artan hayat pahalılığı ve işsizlik, üniversite öğrencilerinin eğitimlerini sürdürmelerini giderek daha zor hale getiriyor. Özellikle barınma, gıda ve ulaşım masraflarının hızla artması, öğrencileri ailelerinin yanına dönmeye mecbur bırakıyor. Sözcü’den Erdoğan Süzer’in haberine göre, son iki yılda üniversite eğitimini bırakan öğrenci sayısı 289 bin 413’e ulaştı. Kayıt donduran öğrencilerle birlikte bu sayı 316 bin 738 oldu.
En çok ön lisans programları etkilendi
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in açıkladığı verilere göre, eğitimden kopuş en çok iki yıllık ön lisans programlarında okuyan öğrenciler arasında yaşanıyor. Bu programlara giren gençlerin önemli bir kısmı, artan yaşam maliyetleri nedeniyle öğrenimlerini tamamlayamadan okulu bırakıyor.
Yüksek lisans ve doktora öğrencileri de zorlanıyor
Sorun sadece lisans öğrencileriyle sınırlı değil. Yüksek lisans ve doktora öğrencileri de ekonomik krizden doğrudan etkileniyor. Eğitim süresince çalışmak zorunda kalan pek çok öğrenci, akademik ilerlemelerini yarıda bırakıyor. Araştırma için gerekli kaynaklara ulaşamamak, bursların yetersizliği ve barınma sorunu, bu öğrencilerin eğitim hayatını sürdürebilmesini daha da zorlaştırıyor.
Barınma sorunu en büyük engel
CHP Ankara Milletvekili Aliye Timisi Ersever, gençlerin en büyük sorunlarından birinin barınma olduğunu vurguladı. Devlet yurtlarının kapasitesinin yetersiz kaldığını dile getiren Ersever, özel yurt fiyatlarının ise el yakıcı boyutlara ulaştığını belirtti. “Kalabalık odalarda aylık 12 bin liradan başlayan özel yurt fiyatları 60-65 bin liraları buluyor. Bu tablo, öğrenciler için barınmayı imkânsız hale getiriyor” dedi.
Öğrenci ailelerine ağır yük
Ekonomik krizin faturası yalnızca öğrencilere değil, ailelerine de yansıyor. Çocuklarının eğitim masraflarını karşılamakta zorlanan aileler, çoğu zaman borçlanmak zorunda kalıyor. Uzmanlar, bu durumun uzun vadede hem toplumsal refahı hem de ülkenin kalkınma sürecini olumsuz etkileyeceği görüşünde.
“Çalınan sadece gençlerin değil, ülkenin geleceği”
CHP’li Ersever, hükümet politikalarının gençleri çaresiz bıraktığını savunarak şu ifadeleri kullandı:
“Bu tablo hükümetin yanlış politikalarının topluma çıkardığı en ağır faturadır. Çalınan sadece gençlerin değil, ülkenin geleceğidir.”
Gençlerin eğitimden kopuşu geleceği tehdit ediyor
Eğitim uzmanları, üniversite öğrencilerinin eğitimden kopmasının yalnızca bireysel değil, toplumsal bir kayıp olduğuna dikkat çekiyor. Üniversiteyi bırakmak zorunda kalan gençlerin işsizlik riski daha da artarken, Türkiye’nin nitelikli iş gücü kapasitesi de zarar görüyor.
Çözüm önerileri
Uzmanlara göre, bu sorunun çözümü için öncelikli adımlar şu şekilde sıralanıyor:
- Devlet yurtlarının kapasitesinin artırılması
- Öğrencilere verilen burs ve kredilerin enflasyon oranında güncellenmesi
- Özel yurt ve kiraların denetim altına alınması
- Üniversite öğrencilerinin temel ihtiyaçlarına yönelik sosyal destek programlarının hayata geçirilmesi
Eğitimde sürdürülebilirlik için adımlar şart
Türkiye’de gençlerin eğitimden kopmasını önlemek için kalıcı adımların atılması gerektiğini vurgulayan eğitimciler, kısa vadeli çözümler yerine sürdürülebilir politikaların hayata geçirilmesini öneriyor. Aksi takdirde, hem bireylerin geleceği hem de ülkenin ekonomik ve sosyal kalkınma hedefleri olumsuz etkilenmeye devam edecek.
