Gözlemlerimiz AKP tabanının iki konuda parti yönetiminin tavrından çok rahatsız olduğunu gösteriyor.
AKP tabanı öncelikle parti yönetiminin “İstanbul Sözleşmesi” konusundaki tavrından dolayı büyük bir huzursuzluk yaşıyor.
İkinci olarak partilerinin Doğu Perinçek’in dümen suyuna girmiş gibi gösterilmesi karşısındaki sessizlikten dolayı fevkalade rahatsızlık duyuluyor!
Doğu Perinçek tarafından ileri sürülen “Erdoğan’ı da tercih etseler Perinçek’i tercih etmiş olurlar” tezi AKP tabanını büyük ölçüde tedirgin ediyor.
Gayet tabii tedirginlik nedenini doğrudan doğruya bu sözler olmaktan çok bu tür iddialar karşısında AK Parti yönetiminin içine gömüldüğü sessizlik oluşturuyor.
Doğu Perinçek istediği kadar Erdoğan ve AK Parti’nin kendi çizgilerine geldiğini iddia etsin dursun!
AKP tabanının bu tür iddiaları fazla ciddiye almama yanlısı olduğu görülüyor ama bu tür iddialar karşısında sessiz kalınmasının da kendilerini diken üzerinde hissetmelerine neden olduğu inkâr edilemez.
Hatta sessiz kalınması bir yana Doğu Perinçek’e “haddini bil” diye seslerini yükseltenlerin “siyasete veda etmek” durumunda kalmaları kafalarını bir hayli karıştırıyor.
Şayet AKP yönetimi parti tabanını tedirginliğe sevk eden bu tür konularda onları ikna edici bir tavır ortaya koymazsa parti içindeki huzursuzluk daha da büyüyecektir.
Parti içi huzursuzluğun önünün alınamaması ise yeni kurulan partilerin şansını artıracaktır.
Parti tabanı AKP’de kalarak tedirginlik içinde yaşamaktansa yeni kurulan partilere kapağı atarak özlemini duydukları huzuru başka partilerde arayacaktır.
Evet, AKP yönetimi gerek “İstanbul Sözleşmesi” konusunda gerekse Perinçek tarafından ileri sürülen görüşler konusunda parti tabanının tedirginliğini giderecek adımları vakit geçirmeksizin atmak mecburiyetindedir.
Kaybedilen her dakika parti içinde huzursuzluktan bunalan ve yeni parti arayışı içine girenlerin sayısını artıracaktır.
Perinçek gerine gerine “Erdoğan da, AKP de bizim çizgimize geldiler” deyip gezerken AKP yönetiminin içine gömüldüğü “sessizlik” gömülmesi anlaşılır gibi değildir.
Sergilenen sessizlik akıllara “Sükût ikrardan gelir” sözünü getiriyor. Ya bu iddialar reddedilmeli ya da gerçekten böyle bir çizgi değişikliği yaşanıyorsa buna resmiyet kazandırılmalı ve yeni çizgi ilan edilmelidir ki parti tabanı da ona göre ne yapacağına karar versin!
Yorum yazarak Yenidevir Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yenidevir Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yenidevir Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yenidevir Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Yenidevir Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yenidevir Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yenidevir Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yenidevir Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.