Kurban ibadeti; Yüce Rabbimizin emri, Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin sünneti üzerine icra etmiş olduğumuz çok mühim ibadetlerden biri... Kurban ibadetinin farklı yönleri ümmeti Muhammed'i öylesine çepeçevre sarmaktadır ki bu mukaddes ve mübarek ibadet; bizlere İslam kardeşliğini bina etmekten fakiri gözetmeye kadar çok özel imkanlar ve fırsatlar sunmaktadır.
Elbette kurban ibadetinin hoca efendiler tarafından anlatılan onlarca farklı, özel yönleri vardır. Habil'den Kabil’e, Hz. İbrahim'den Hz İsmail'e o kadar çok konuşulacak ve anlatılacak şey var ki bu noktada kurban ibadetinin özünü anlamak adına mürekkepler ve kalemler yetmez.
Bugünkü yazımızda farklı bir boyutuyla kurban ibadetini ele alacağız.
Öyle bir ibadet ki kendi içerisinde beslemiş olduğu özel ve güzel haller ile günümüzün yapay zeka çağında ümmetin güzel insanlarına farklı yollar açıyor.
Elbette Kurban ibadeti kapsamında öncelikle şehrimizde, mahallemizde, sokağımızda, evimizin yanı başında ve bilhassa akrabalarımızı düşünmek zorundayız. Fakat bir de kıtalar ötesinde kardeşlerimiz var. Bu kardeşlerimiz ülkemizde bizim yaşamış olduğumuz şartlardan çok uzak, belki de bir kilo et ile senede bir kere buluşuyor. Evet uzak diyardaki dostlarımız, genellikle Afrika'da simsiyah renkleriyle Hz. Bilali Habeş’in kokusunu andıran o güzel kardeşlerimiz…
Kurban Bayramı vesilesi ile öyle bir imkan ile Rabb'im bizlere fırsat veriyor ki, bu fırsat ve imkan ile kardeşlerimizin yüzü gülüyor. Türkiye'den kardeşlerinin onları unutmadığının, yalnız olmadıklarının, dualarında onlarla beraber olan dilleri, renkleri farklı kardeşlerinin olduğunu hatırlıyorlar.
Rabbim; bizlere İslam kardeşliğini kıtalar ötesi diyarlara kurban ibadeti vesilesiyle ulaştırmayı ve tekrar hatırlatmayı nasip ediyor. Türkiye'deki Cansuyu, İHH, Diyanet Vakfı, Mirasımız gibi onlarca derneğimiz bu vesileyle kardeşlerimize ulaştırmak adına doğru, dürüst ve kurban ibadetinin hassasiyetini gözeterek organizasyonlar yapıyor.
Başka bir boyuttan baktığımızda da belki de ömrünce oralara gidip, farklı diyarlardaki kardeşlerini göremeyecek olan gönüllü dostlarımız, bu vesile ile bu imkana kavuşmuş oluyorlar. Aslında gitmiş oldukları bölgelerin Türkiye'ye geldiklerinde bir elçisi, bir tanıtıcısı oluyorlar.
Yine başka bir boyuttan Türkiye'deki şartlar sebebiyle maddi gücü kurban kesmeye yetmeyecek kardeşlerimiz bu şekilde ibadetini yerine getirme fırsatı buluyor. Belki de evinde ikinci kurbanına kesme imkanı olan aileler, ikinci kurbanını yurtdışındaki kardeşlerine göndererek, onların yüzünü güldürüyorlar.
Yani öyle bir ibadet ki; bu yazıda yurt dışında Kurban İbadeti ile yüzü gülen kardeşlerimizi veyahut bunun Türkiye'ye yansımaları ile alakalı birkaç kısa notu ele aldık.
Rabbim; biz farkında olmazsak da 4 günlük Kurban bayramında müthiş güzellikleri bize yaşatıyor, biz farkında değiliz!
Hacı olanlardan, Arafat'ta ümmetin her coğrafyasına dua edenlerden, dünyanın dört bir yanındaki fakirlerin sofralarının bereketlenmesinden, ülke içerisindeki ticaretin canlanmasından, akraba ziyaretlerinden velhasılı kelam onlarca farklı noktasından biz farkında olmasak da kurban ibadeti 4 günlüğüne dünyayı değiştiriyor, 4 günlüğüne dünyayı güzelleştiriyor…
Sanki az tefekkür ediyor, içinde olmuş olduğumuz nimetlerin farkında olmuyoruz.
Kurban bayramınız mübarek olsun…