2025-YKS yerleştirme sonuçlarında puanların beklenenden çok daha yüksek olması öğrencileri ve aileleri şaşırttı. Rehberlik uzmanı Salim Ünsal, bu tablonun nedenlerini açıkladı.
Öğrenciler ve aileler şaşkın
2025 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) yerleştirme sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte pek çok öğrenci ve ailesi, beklenmedik sonuçlarla karşılaştı. Birçok aday, geçen yılın puan ve sıralamalarına göre “rahatlıkla girilebilecek” görünen bölümlere bu yıl yerleşemedi.
Velilerin en çok sorduğu sorular şu oldu:
- “Ne oldu da puanlar bu kadar yükseldi?”
- “Geçen sene daha düşük puanla girilen bölümlere bu yıl neden girilemedi?”
- “Daha yüksek başarı sıralamasına sahip öğrenciler, nasıl oluyor da daha düşük sıralamalı bölümlere yerleşti?”
Bu soruların yanıtını rehberlik uzmanı Salim Ünsal verdi.
Kontenjan azalması tabloyu değiştirdi
Ünsal’a göre puanlardaki bu artışın en büyük nedeni, devlet üniversitelerindeki kontenjan azalması.
Geçen yıla kıyasla %18’lik bir kontenjan düşüşü yaşandı. Bu da yaklaşık 180 bin öğrencilik azalmaya denk geliyor. Vakıf üniversitelerinde ise sadece 6 binlik artış oldu. Bu dengesizlik, başarı sıralamalarında ciddi kaymalara yol açtı.
Ünsal, “Kontenjan azalmasının bu tabloyu oluşturacağını daha önce dile getirmiştik” dedi.
Ücretler de yönlendirdi
Vakıf üniversitelerindeki yüksek ücretler, ailelerin tercihlerini daha çok devlet üniversitelerine yönlendirmesine neden oldu. Bu durum, devlet üniversitelerinde rekabeti artırdı ve başarı sıralarını yükseltti.
Ünsal, “Aileler, vakıf üniversitelerinin enflasyonun çok üzerinde seyreden ücretleri nedeniyle tedirginlik yaşadı. Bu da devlet üniversitelerinde talebi artırdı” dedi.
Sayısal puan türünde farklar
Ünsal’ın açıkladığı verilere göre sayısal bölümlerdeki farklar oldukça dikkat çekici:
- Aktüerya: 337 binlik fark
- Matematik: 108 binlik fark
- Hemşirelik: 29 binlik fark
- Veterinerlik: 46 binlik fark
- Diş hekimliği: 6.400 fark
- Tıp fakültesi: 3.800 fark
Örneğin, geçen yıl 29 binden öğrenci alan tıp fakültesi, bu yıl 25 bin 500 başarı sırası ile kapandı.
Eşit ağırlıkta sert yükseliş
Eşit ağırlık bölümlerinde de benzer şekilde yükseliş yaşandı:
- İşletme: 257 binlik fark
- Çalışma ekonomisi: 238 binlik fark
- Ekonometri: 235 binlik fark
- Hukuk: 27 binlik fark (geçen yıl 65 binle girilen fakülte bu yıl 37 bin 500 ile kapandı)
- Yönetim Bilişim Sistemleri: 53 binlik fark
Bu sonuçlar, özellikle hukuk fakültelerine talebin arttığını ortaya koyuyor.
Olumlu yansıyan bölümler de var
Tüm bölümler için tablo olumsuz değil. Bazı programlarda sıralamalar geriledi, yani giriş kolaylaştı:
- Psikoloji: Geçen yıl 176 binden alırken bu yıl 191 binden aldı.
- PDR: 199 binden 256 bine geriledi.
- Okul Öncesi Öğretmenliği: 28 binden 30 bine düştü.
Sözel alanlarda da benzer küçük oynamalar yaşandı. Özel Eğitim Öğretmenliği’nde fark binlerle sınırlı, Tarih bölümünde ise 43 binlik bir kayma gözlendi.
Vakıf üniversitelerinde doluluk düştü
Ünsal’ın verdiği verilere göre, geçen yıl %91 olan vakıf üniversitelerinin doluluk oranı bu yıl %76’ya düştü.
Ancak devlet üniversitelerinde kontenjanların azalması, öğrencilerin “yerleşememe kaygısıyla” vakıf tercihi yapmasına neden oldu. Ünsal’a göre bu kaygı olmasa, vakıflardaki doluluk oranı çok daha düşük olacaktı.
Önümüzdeki yıl ne olur?
Ünsal, bu tabloya bakarak vakıf üniversitelerinin de önümüzdeki yıllarda kontenjanlarını azaltabileceğini söylüyor. Çünkü yüksek ücretler nedeniyle öğrenci bulmakta zorlanan bazı vakıf üniversitelerinin eğitim-öğretim faaliyetlerini sürdürmekte sıkıntı yaşayabileceği uyarısında bulunuyor.